Motosiklet sürüşünde güvenliğin çok önemlidir bunlardan biri doğru kask diğeri ise motosiklet mont seçimidir. Her sürücü için kask yalnızca bir zorunluluk değil hayati bir koruma aracıdır. Doğru seçim yapabilmek için hem ölçülerin doğru alınması hem de sertifikaların anlamının bilinmesi gerekir. Estetik görünüm ikinci planda kalmalı, öncelik her zaman güvenlik ve konfor olmalıdır.
Sürüş konforunun temelini doğru ölçü belirleme oluşturur. Pek çok kişi kask ölçüsü nasıl alınır sorusuna yanıt ararken yalnızca baş çevresini dikkate alır ancak bu yeterli değildir. Ölçü alınırken alın üzerinden, kulağın hemen üstünden ve enseden geçen çevre değeri esas alınmalıdır. Santimetre cinsinden ölçülen bu değer üreticilerin sunduğu beden tablolarına göre değerlendirilmelidir.
Kaskın kafaya tam oturması, ne çok sıkı ne de gevşek hissettirmemesi gerekir. Fazla bol bir model rüzgârla sarsılırken dar olanlar baş ağrısına yol açabilir. Ayrıca kaskın sünger yapısı zamanla hafifçe genişler bu nedenle ilk kullanımda biraz sıkı hissettirmesi normaldir.
Eğer kask için kafa ölçüsü nasıl alınır konusunda emin olunamıyorsa mağazada farklı bedenleri denemek en doğru yöntemdir. Kask takıldığında başın her bölgesine eşit baskı uygulamalı, yanlara eğildiğinde hareket etmemelidir.
Ölçü doğru alındığında sürüş sırasında kask rahatsız etmez, sarsılmaz ve koruma kapasitesini tam olarak yerine getirir. Bu aşama güvenliğin ilk ve en önemli adımıdır. Yanlış ölçüde alınan bir kask ani manevralarda kayarak görüşü kısıtlayabilir. Bu durum hem refleksleri yavaşlatır hem de olası bir kazada kaskın koruma gücünü büyük ölçüde düşürür.
Kask seçimi yalnızca görünüşle sınırlı kalmamalıdır. Malzeme türü, iç dolgu yapısı ve havalandırma sistemi uzun süreli kullanımı doğrudan etkiler. Bu nedenle kask alırken nelere dikkat edilmeli sorusunun yanıtı güvenlik standartlarını karşılayan bir model bulmaktan geçer.
Polikarbon, fiberglas veya karbon fiber gibi malzemeler farklı koruma seviyeleri sunar. Hafiflik sürüş konforu açısından avantajlı olsa da darbelere karşı dirençten ödün verilmemelidir. Ayrıca iç astarın çıkarılabilir ve yıkanabilir olması hijyen açısından önemlidir.
Vizörün çizilmeye ve buğulanmaya karşı dayanıklı olması gerekir. Gece sürüşlerinde net görüş sağlayan anti-fog özellikli modeller tercih edilmelidir. Ağırlık dengesinin iyi kurulmadığı kasklar boyun kaslarında zamanla yorgunluğa neden olabilir.
Rüzgâr sesini minimuma indiren aerodinamik yapılar uzun yol sürüşlerinde fark yaratır. Bu detaylara dikkat eden bir sürücü hem güvenliğini hem de konforunu garanti altına alır. Sessiz bir sürüş konsantrasyonu korumayı kolaylaştırır ve uzun yollarda yorgunluğu azaltır. Bu nedenle kask seçiminde sadece güvenlik değil sürüş deneyimini geliştiren bu tür detaylar da göz önünde bulundurulmalıdır.
Kaskların güvenlik seviyesi yalnızca malzemeyle değil geçtiği testlerle de belirlenir. Avrupa’da kullanılan kask ECE belgesi nedir sorusunun yanıtı bu testlerin kapsamına dayanır. ECE R22.06 standardı kaskın darbeye, sürtünmeye ve kaymaya karşı direncini ölçer. Bu sertifikaya sahip bir kask uluslararası güvenlik standartlarını karşılamış demektir.
Amerika’da geçerli olan DOT sertifikası nedir sorusuna gelince bu belge kaskın darbe emici yapısını ve kayış dayanıklılığını test eden Federal Motor Vehicle Safety Standard (FMVSS 218) çerçevesinde verilir. DOT logolu ürünler ABD yollarında yasal olarak kullanılabilir.
Buna ek olarak SNELL ve SHARP testi nedir sorusuna verilen yanıt, kaskın bağımsız laboratuvarlarda çok yönlü testlerden geçtiğini gösterir. SNELL sertifikası özellikle yarış kasklarında tercih edilirken SHARP testi 1’den 5’e kadar yıldız sistemiyle değerlendirme sunar.
Bu sertifikalar sürücüye kaskın gerçek koruma kapasitesini anlaması için rehberlik eder. Seçim yaparken yalnızca görünüm değil bu belgelerin varlığı da mutlaka dikkate alınmalıdır. ECE, DOT ya da SNELL gibi belgeler kaskın üretim sürecinde hangi testlerden geçtiğini somut biçimde ortaya koyar. Bu sayede sürücüler satın aldıkları ürünün yalnızca estetik değil güvenlik açısından da uluslararası standartlara uygun olduğundan emin olabilir.
Kask seçimi güvenlik kadar konforla da ilgilidir. Uzun yol sürüşlerinde rahatsızlık hissi oluşturan bir model sürüş güvenliğini dolaylı biçimde etkiler. Bu nedenle astar yapısının yumuşaklığı, havalandırma kanallarının sayısı ve vizör açıklığı oldukça önemlidir.
Ağırlık dağılımı iyi yapılmamış kasklar yüksek hızda rüzgâr direncini artırır. Bu durum başın öne eğilmesine neden olur. Bu sebeple seçilen modelin aerodinamik testlerden geçmiş olması avantaj sağlar.
Mikrometrik kilit sistemleri kolay takıp çıkarma imkânı sunar. Güneş vizörü ya da iç perdesi olan modeller farklı hava koşullarına hızlı uyum sağlar. Rüzgâr yalıtımı güçlü kasklar uzun süreli sürüşlerde yorgunluğu azaltır.
Konforlu bir kullanım için kask düzenli aralıklarla kontrol edilmeli iç pedleri temizlenmeli ve darbe almışsa mutlaka yenisiyle değiştirilmelidir. Tüm bu detaylara özen göstermek hem güvenliği hem de sürüş keyfini artırır.
Doğru ölçü, kaliteli malzeme ve geçerli sertifikalar bir araya geldiğinde, kask yalnızca bir ekipman değil, hayat kurtaran bir güvenlik zırhı haline gelir. Her sürücü, kendi tarzına uygun ama standartlara uygun bir model seçerek yola çıkmalıdır.